Başbakan yanılıyor: 2025 güzel olmayacak

21 Eylül’de yapılan Ulusal Birlik Partisi’nin (UBP) 23’üncü Olağan Genel Kurulu’nda genel başkanlık için yarışan üç adaydan biri olan ekonomist ve akademisyen Ahmet Melih Karavelioğlu, MYKibris.com Haber Müdürü Ramazan Adnan'ın sunumuyla Ada TV'de ekrana gelen "Masada" programında soruları yanıtladı. 

Kurultayı sonuncu tamamlayan Karavelioğlu, iki aday arasında yaşanan kutuplaşmanın kendi oylarının erimesine neden olduğunu kaydederek, sakin bir kurultay olsa daha yüksek oy alabileceğini söyledi.

Ahmet Melih Karavelioğlu, “Sonuçta üyelerimizin kararı, biz de onların verdiği karara saygılıyız. Bana güvenip, ekonomiyi merkezine alan, temiz, ilkeli, planlı ve programlı siyasete destek veren 121 arkadaşıma çok teşekkür ediyorum, onları ‘cesur yürekli’ olarak nitelendiriyorum.” dedi.

Siyasetin uzun soluklu bir yol olduğunu vurgulayan Karavelioğlu, milletvekilliği seçiminde de aday olacağını belirtti, ancak bu seçimdeki gibi bir sonuçla karşılaşırsa, o zaman siyasetin kendisi için bitmiş olacağını dile getirdi.

Kurultayı organizasyon anlamında “çok başarısız” olarak niteleyen Karavelioğlu, kurultay öncesi mutabık kalınan konulara kurultay salonunda çok uyulmadığını, divanda otorite sorunları olduğunu ve parti genel sekreterinin yetersiz kaldığını kaydetti.

“2025 GÜZEL OLMAYACAK”

Ahmet Melih Karavelioğlu, ekonomiye ilişkin de değerlendirmelerde bulundu.

Başbakan Ünal Üstel’in “2025 daha güzel olacak” şeklinde açıklama yaptığını kaydeden Karavelioğlu, “2025 güzel olmayacak. Köyün minareleri göründü. Türkiye'de sıkıntı devam edecek, işsizlik tarafı artmaya devam edecek, şirketler konkordato ilan ediyorlar, iflaslar başlıyor. Biz bunları 2001 krizinde de yaşadık. Bizim ülkemiz daha beter bir duruma gelebilecek noktaya geldi hükümet sayesinde.” dedi.

Ahmet Melih Karavelioğlu, konuya ilgili özetle şunları kaydetti:

• Yabancıların mülk edinmesi ile ilgili çıkartılan yasa ile resmen koşan sektörün ayağına kurşun sıkıldı. Görüştüğüm bazı inşaat firmaları iki aydır satış olmadığını söylüyor.
• Eğer nakit para girişinde sıkıntı varsa o zaman doğal olarak inşaatlarda gecikmeler başlayabilir, bu ciddi bir sarmalı getirebilir beraberinde. 
• Şimdi sıkıntılı bir süreç var önümüzde. Maaş artışları yapıldı ancak mayıstan beri borçlanan bir hükümet var. Bu ay sonu itibarıyla borçlanma rakamı daha da artacak. Borçlanmada sıkıntı yok diyelim ama gelirlerde sıkıntı var.
• Bizim üç önemli sektörümüz var;  turizm, yüksek öğrenim ve inşaat. Bu son soruşturmanın da etkisiyle öğrenci sayılarında ciddi düşüş var. İnşaat sektöründe ise yabancılara mal satışıyla ilgili çıkarılan yasak var. Bir tek turizm görece olarak iyi durumda, ancak orada da serzenişte bulunan temsilciler var.
• Baktığınız zaman şimdi bu neyi getirecek. Bir yandan siz borçlanıyorsunuz, bir yandan gelirleriniz düşüyor tepetaklak. O zaman ne olacak bütçe açığınız fazlalaşacak. Türkiye enflasyon düşürme politikası uygularken, siz de talebi kısmak durumundasınız. Sanal betten, kripto paradan, günlük kiralık evlerden vergi alınmalı.  
• 2025’in sonuna doğru bir rahatlama olacak Türkiye tarafında. Yavaş yavaş bize yansımaları olur. Ancak biz eğer kendi ekonomik programımızı oluşturmazsak, Türkiye ne kadar rahatlarsa rahatlasın biz ciddi anlamda sıkıntı çekmeye devam ederiz.