"CTP erken seçim isteseydi, Meclis'i terk ederdi"

12 Ekim 2024

A
A

Arıklı, CTP'nin seçim sürecindeki tutumunu, erken seçime gitme niyeti ve cesaretlerinin olmadığı yönünde eleştirerek, aksi takdirde çağrılara uyup "Meclis'i terk ederlerdi." dedi.

ZgotmplZ

Haber Merkezi

Yeniden Doğuş Partisi (YDP) Genel Başkanı, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, Meclis Başkanlığı seçimi sürecini hukuki açıdan yorumladı.

Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, tartışmanın ilgili anayasa maddesinin yorumundan kaynaklı olduğunu belirten Arıklı, 5'inci turun seçimde sonuç alınamayacak bir döngünün oluşmasını engellemek için düzenlendiğini kaydetti.

Arıklı, tek adayla seçime gidildiği için 5'inci turda en fazla oyu alan adaydan bahsedilebildiğini, tek aday bulunduğu için de "hayır" oylarının herhangi bir adayın oyu olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı değerlendirmesinde bulunarak, bu turda aday veya adaylar dışındaki oyların dikkate alınmadan en fazla oyu alan adayın tespiti gerektiğini, aksi takdirde belirttiği döngünün kaçınılmaz hale geleceğini ifade etti.

Cumhuriyetçi Türk Partisi'nin (CTP), süreçteki beyan ve tutumlarını da eleştiren Arıklı, "İşlerine geldiğinde bizden 'Başsavcılık Görüşü' talep eden muhalefet, işlerine gelmediği zaman 'Başsavcılık görüşü bizi bağlamaz' demektedir." yorumunu yaptı.

Arılı, CTP'nin erken seçime gitme niyeti ve cesaretinin olmadığını ileri sürerek, "Samimi olsalar, Meclis dışı muhalefetin çağrısına uyar Meclisi terk ederlerdi…" ifadelerini kullandı.

Erhan Arıklı'nın paylaşımının tamamı şu şekilde:

"MECLİS BAŞKANLIĞI SEÇİMİ İLE İLGİLİ HUKUKİ BİR YORUM

Meclis Başkanlığı seçiminin beşinci tura kalması hukuki bir tartışmaya yol açtı. Bu tartışma Anayasa’nın 83'üncü Maddesi’nin dördüncü fıkrasının yorumu ile bağlantılıdır. İlgili anayasa maddesi söyledir: '(4) Meclis Başkanı ve Meclis Başkan Yardımcısı seçimi gizli oyla yapılır. İlk dört oylamada üye tam sayısının salt çoğunluğu aranır.  Dördüncü oylamada da salt çoğunluk sağlanamazsa, bu oylamada en çok oy alan iki aday için beşinci oylama yapılır. Beşinci oylamada en fazla oy alan aday seçilmiş olur.'

Beşinci tur maddesi seçimde sonuç alınamayacak bir döngünün oluşmasını engellemek içindir. Bu da kamu yararının gereğidir. Anayasa’nın ilgili maddesine göre beşinci turda en fazla oy alan aday seçilir. Tek adayla seçime gidildiği için beşinci turda en fazla oyu alan adaydan bahsedilebilir. Başkanlık seçiminde tek aday bulunduğu için de 'hayır' oylarının herhangi bir adayın oyu olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. Peki diğer partiler aday çıkarmadığı halde 'hayır' oylarını bir adayın oyuymuş gibi değerlendirmek mümkün müdür?

5'inci turda 'hayır' oylarının da 25’te kaldığını dikkate aldığımızda salt çoğunluk oyunun sağlanamadığı da açıktır. Esas itibari ile bu turda salt çoğunluk da aranmamaktadır. Doğal olarak Anayasa’nın ilgili lafzına bağlı kalınarak aday veya adaylar dışındaki oyların dikkate alınmadan en fazla oyu alan adayın tespiti gerekmektedir. Aksi takdirde belirttiğimiz döngü kaçınılmaz hale gelir.

Muhalefet tek aday olduğu için beşinci turun yapılmaması gerektiği görüşünde ise beşinci tura katılmaması ve seçimin tekrarlanmasını talep ederek kendilerinin de aday çıkaracaklarını deklare etmeleri gerekirdi. En azından bir aday üzerinde uzlaşı aramalıydı.

Bu tür bir beyanları olduğunu şahsen duymadım. Muhalefet aday çıkarmaz ve bu tutumunu devam ettirirse, iktidar da bu görüşünde ısrar ederse meclis başkanının seçimi imkânsız hale gelir. Çünkü ikinci bir adayın çıkması zorunluğu da yoktur. Böyle bir zorunluk olması durumunda muhalefet veya iktidar aday çıkarmayarak meclisi işleyemez hale getirebilir. Zaten 5'inci tur böyle bir sorunu engellemek için bu şekilde düzenlenmiştir.

Muhalefetin bu tür bir siyaset izlemesinin önünün kesilmesi için iç tüzükte 5'inci turda ölüm ve zaruret halleri dışında tek adayın kalması veya tek bir adayın bulunması durumunda tek adayın seçimi kazanacağı veya kazanamayacağı açık olarak belirtilmiş olmalıydı. Ancak kazanmayacağı şeklinde bir düzenleme yapılırsa, bu durumda da bu belirsiz döngünün devam edilmesine izin verilmiş olacaktır.

Gelelim işin siyasi yönüne;

CTP'nin katalizörlüğünü yaptığı muhalefet bu seçimleri erken seçim için bir fırsata dönüştürme gayreti içindedir. İşlerine geldiğinde bizden 'Başsavcılık Görüşü' talep eden muhalefet, işlerine gelmediği zaman 'Başsavcılık görüşü bizi bağlamaz' demektedir. Şayet yarın Başsavcılık görüşü kendilerinin lehine çıkarsa bunların bu görüşe nasıl sahip çıkacaklarını görün, mideniz kaldırırsa seyre devam edin. Bu kadar baskı altında iken, Başsavcılığın nasıl objektif bir görüş vereceğini gerçekten merak ediyorum…

Ben tekrar söylüyorum; Bu CTP'nin erken seçime gitme niyeti yok. Buna cesaretleri de yok. Samimi olsalar, Meclis dışı muhalefetin çağrısına uyar Meclisi terk ederlerdi…"


Perşembe akşamı gerçekleşen Meclis Başkanlık seçimlerinde, Ulusal Birlik Partisi (UBP) tarafından Cumhuriyet Meclisi başkanlığı için aday gösterilen Zorlu Töre için beşinci tur oylamada 25 ret, 23 kabul ve 1 de geçersiz oy kullanıldı.

Töre, Başsavcılığın görüşü olduğunu belirterek, oylama sonrasında tek aday olduğu için bu sonucun kendisinin Meclis Başkanı seçildiği anlamına geldiğini belirtti ve oturumu kapattı. Dün de yazılı bir görüş alınacağı bildirildi.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İLGİLİ HABERLER


Yorum Yap

Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.Giriş yapmak için tıklayınız.

Tüm Yorumlar