Liderlere çağrı: Olumsuz söylemler sonlandırılmalı, müzakereler sonuç odaklı yürütülmeli

Bazı siyasi partiler, sendikalar ve sivil toplum örgütlerinin bir araya gelerek oluşturduğu İki Toplumlu Barış İnisiyatifi, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres'in ev sahipliğinde 17-18 Mart tarihlerinde yapılacak 5+1 gayriresmi Kıbrıs toplantısı öncesi ortak açıklama yaptı.

Lefkoşa’daki ara bölgede bulunan Dayanışma Evi önünde düzenlenen etkinliğe, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi ve Kıbrıs'taki BM Barış Gücü Misyon Şefi Colin Stewart da katıldı.

İnisiyatif adına hazırlanan ortak açıklamayı Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Başkanı Selma Eylem Türkçe, Christos Eftymiou ise Rumca olarak okudu. Açıklamanın ardından ortak metin, Colin Stewart’a teslim edildi.

"MÜZAKERELER SONUÇ ODAKLI ŞEKİLDE YÜRÜTÜLMELİ"

Toplumsal barışın sağlanması ve adanın yeniden birleşmesi yönündeki ortak iradeye saygı gösterilmesi çağrısında bulunulan açıklamada, tüm siyasi, ideolojik ve inanç farklılıklarını bir kenara bırakıp ortak bir şekilde hareket edilmesi gerektiği dile getirildi.

Açıklamada, Cenevre’deki gayriresmi toplantı öncesinde, her iki liderin olumsuz söylemleri sonlandırarak sürece yapıcı ve samimi bir yaklaşımla destek vermeleri ve diyaloğun yeniden başlatılması için üzerlerine düşeni yapmaları gerektiği belirtilirken, müzakerelerin 2017’de Crans Montana’da varılan yakınlaşmalar ve Guterres çerçevesi temelinde, sonuç odaklı şekilde yürütülmesi çağrısında bulunuldu.

"İKİ BÖLGELİ, İKİ TOPLUMLU BİR FEDERASYON BARIŞÇIL BİR GELECEK İÇİN EN UYGULANABİLİR ÇÖZÜM"

İnisiyatif’e destek veren tüm kesimlerin, "iki bölgeli, iki toplumlu ve siyasi eşitliğe dayalı bir federasyonun, adanın istikrarı ve barışçıl bir gelecek için en uygulanabilir çözüm olduğu” görüşünü savunmaya devam ettikleri ifade edilen açıklamada ayrıca, iki devletli çözüm veya konfederasyon yönündeki fikirlerin ve siyasi eşitlik konusunda mutabakata varılmış özlü hükümlerin yeniden müzakere edilmesine yönelik girişimlerin kabul edilemez olduğu, görüşmelerin müktesebatının korunmasının ise anlaşmaya varılacak çözüm imkanını sağlamada büyük önem taşıdığı savunuldu.

Açıklamada, yeni geçiş noktalarının açılmasının toplumlar arası güveni artıracağı, günlük yaşamı kolaylaştıracağı ve iki toplumun yakınlaşmasına katkıda bulunacağı dile getirilerek, "Yeni geçiş noktalarının açılmasının Kıbrıslı Rumlar ile Kıbrıslı Türkler arasında daha geniş ilişkilerin kurulmasına yardımcı olacağı görüşündeyiz." şeklinde görüş bildirildi.

"Kıbrıs halkının ortak vatan hayaline" ve barış sürecine zarar verebilecek dış müdahalelere karşı dikkatli olunması gerektiği belirtilen açıklamada, “Umut dolu ortak geleceğimizi birlikte inşa etmenin zamanının geldiğine inanıyoruz ve Kıbrıs'ımızın bölünemeyecek kadar küçük, ancak hepimizi barındıracak kadar büyük olduğuna inancımızı bir kez daha vurguluyoruz.” ifadelerine yer verildi.

"ORTAK HEDEFLERE BAĞLI KALARAK BARIŞ İÇİN MÜCADELEYE DEVAM"

Kıbrıs’ta kalıcı barış ve birleşmenin sağlanması için mantığın, diyalogun ve iyi niyetin hâkim olması gerektiğini dile getirilen açıklamada, tüm siyasi ve toplumsal kesimlere ortak hedeflere bağlı kalarak barış için mücadeleye devam etmeleri çağrısında bulunuldu.

Açıklamada, Kıbrıs sorununun kritik aşamasına da dikkat çekilerek, “Barışın ve umudun sesinin gür ve net bir şekilde duyulması için Kıbrıslıların tümünü ortak hedefe bağlı kalmaya çağırıyoruz.” denildi.