Erhürman: 15 Aralık'ta erken seçim yapılması için Meclis'e başvurduk

Haber Merkezi: M. İrşad Esen

CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, ilerleyen dakikalarda Cumhuriyet Meclisi'nde basına açıklamalarda bulundu.

Erhürman, 15 Aralık'ta erken seçim yapılması için Meclis'e başvurduklarını açıkladı. Erhürman, bu tarihin hükümet tarafından da dile getirildiğini hatırlattı.

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında erken seçim önergesini sunduklarını açıkladı.

Erhürman, 15 Aralık 2024 tarihini önerdiklerini belirterek, yaşanan son gelişmelerin ülkenin yönetilemediğini açıkça ortaya koyduğunu vurguladı. Erhürman, “Meclis'te yaşananlar, bu yapıdan bir beklenti içinde olmanın mümkün olmadığını gösteriyor. Halk iradesine yeniden başvurmaktan başka çare kalmadı” dedi.

Erhürman, hükümetin 29 milletvekiline sahip olmasına rağmen Meclis'te 26 “hayır” oyu çıktığını hatırlatarak, “Dün 26 hayır dedikleri adaya bugün 27 evet denileceği söyleniyor. Bu çelişki, ülkenin nasıl yönetilemediğini gözler önüne seriyor” ifadelerini kullandı.

Erhürman, “Memlekette sorunlar diz boyu, ekonomi dibe vurmuşken, bu tür siyasi oyunlarla vakit kaybediyoruz” şeklinde konuştu.

Ersin Tatar’ın erken gelmesine rağmen yaşanan krizde hiçbir şey değişmediğine dikkat çeken Erhürman, Tatar’ın ziyaretlerini tamamlayamamasının hiçbir şey değiştirmediğini söyledi.

Erhürman, mevcut yapının sürdürülemez olduğunu belirterek, “Hem suçlu hem güçlü olanlara prim vermeyeceğiz. Bir an önce bu yapıdan kurtulmak gerekiyor. Erken seçim önerimizi sunduk ve ülkeyi bu kaostan çıkarmak için adım attık” dedi.

Verilen dilekçede şu ifadeler kullanıldı: 

''Cumhuriyet Meclisi Seçimlerinin Yenilenmesine İlişkin Karar Önerisi Hakkında İvedilik İstemi.

Anayasanın 1'inci maddesi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devletinin, demokrasi, sosyal adalet ve hukukun üstünlüğü ilkelerine dayanan laik bir Cumhuriyet olduğunu, 5'inci maddesi ise; yürütme yetkisinin Bakanlar Kurulu tarafından Anayasa ve yasalara uygun olarak kullanılacağını ve yerine getirileceğini öngörmektedir.

İçinden geçmekte olduğumuz dönemde Anayasaya ve yasalara uygun olarak hükümet eliyle yürütülmesi gereken görevler hukukun üstünlüğüne, adalete ve kamusal gereksinimlere dair en küçük bir kaygı dahi duyulmadan kişisel ya da zümresel çıkarlar gözetilerek ve hukuk tanımaz bir yaklaşımla ele alınmaktadır. Ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda halkın ihityaç duyduğu icraatlar yerine plan ve program olmaksızın alınan günü birlik kararlarla sorunlara sorun eklenerek adeta bir kaos ortamı yaratılmıştır.

Bunun son örneği 10. Yasama Dönemi'nin 2. Devresi başında oluşturulması gereken Meclis Başkanlık Divanı seçimi sırasında yaşanmış ve bizce artık bardak taşmıştır. Prosedürel bir işlem olarak değerlendirilmesi gereken ve usulü ile uygulanacak kuralların Meclis İç Tüzüğü'nde açıkça belirtildiği Meclis Başkanı seçimi gerçekleştirilememiş, iktidar kanadının vücut bütünlüğünün olmadığı açığa çıkmış ve kurumsal itibarın da, makamların saygınlığının da önemsenmediği bir kez daha kanıtlanmıştır.

Hükümetlerin, toplum ihtiyaçları gözetilerek icraat gerçekleştirmeleri asıl görevleri iken, halen görev başındaki yapı siyasi kaos ve çözümsüzlük ortamını pekiştirmekte ve halkın iradesi hilafına bir durum arz etmektedir. İşte bu gerekçelerden hareketle, halkın yaşamakta olduğu sorunların çözümüne olanak sağlayacak yeni bir hükümete yol açmak ve halk iradesinin meclise yeniden yansımasını mümkün hale getirmek için milletvekİlliği seçimlerinin yenilenmesi artık bizce kaçınılmazdır.

Yukarıdaki gerekçelerle, Öz'de adı geçen Karar Önerisinin süratle sonuçlandırılması gerektiğinden, hakkında İçtüzüğün 87'nci maddesi uyarınca ivedilik kararı verilmesini saygılarımla arz ederim.

CTP Grubu adına Tufan ERHÜRMAN CTP Grup Başkanı''

KARAR ÖNERİSİNİN GEREKÇESİ

CTP'nin sunduğu Karar Önerisi'nin gerekçesi ise şöyle ifade edildi:

''Anayasanın 1'inci maddesi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devletinin, demokrasi, sosyal adalet ve hukukun üstünlüğü ilkelerine dayanan laik bir Cumhuriyet olduğunu, 5'inci maddesi ise; yürütme yetkisinin Bakanlar Kurulu tarafından Anayasa ve yasalara uygun olarak kullanılacağını ve yerine getirileceğini öngörmektedir.
İçinden geçmekte olduğumuz dönemde Anayasaya ve yasalara uygun olarak hükümet eliyle yürütülmesi gereken görevler hukukun üstünlüğüne, adalete ve kamusal gereksinimlere dair en küçük bir kaygı dahi duyulmadan kişisel ya da zümresel çıkarlar gözetilerek ve hukuk tanımaz bir yaklaşımla ele alınmaktadır. Ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda halkın ihityaç duyduğu icraatlar yerine plan ve program olmaksızın alınan günü birlik kararlarla sorunlara sorun eklenerek adeta bir kaos ortamı yaratılmıştır.

Bunun son örneği 10. Yasama Dönemi'nin 2. Devresi başında oluşturulması gereken Meclis Başkanlık Divanı seçimi sırasında yaşanmış ve bizce artık bardak taşmıştır. Prosedürel bir işlem olarak değerlendirilmesi gereken ve usulü ile uygulanacak kuralların Meclis İç Tüzüğü'nde açıkça belirtildiği Meclis Başkanı seçimi gerçekleştirilememiş, iktidar kanadının vücut bütünlüğünün olmadığı açığa çıkmış ve kurumsal itibarın da, makamların saygınlığının da önemsenmediği bir kez daha kanıtlanmıştır.

Hükümetlerin, toplum ihtiyaçları gözetilerek icraat gerçekleştirmeleri asıl görevleri iken, halen görev başındaki yapı siyasi kaos ve çözümsüzlük ortamını pekiştirmekte ve halkın iradesi hilafına bir durum arz etmektedir. İşte bu gerekçelerden hareketle, hakın yaşamakta olduğu sorunların çözümüne olanak sağlayacak yeni bir hükümete yol açmak ve halk iradesinin meclise yeniden yansımasını mümkün hale getirmek için milletveklliği seçimlerinin yenilenmesi artık bizce kaçınılmazdır.
Bu gerekçelerle, Cumhuriyet Meclisi Seçimlerinin yenilenmesine ilişkin ek'te (yukarıda) sunulan Karar Öneri hazırlanmıştır.''

NE YAŞANDI?

Dün başlayan Meclis Başkanlığı seçimleri siyasi bir krize dönüştü. UBP'nin adayı Zorlu Töre, 5. turda adaylıktan çekildi ve yerine Kutlu Evren gösterildi. Ancak Evren, ilk turda 26 ret oyu alarak veto edildi ve Meclis'te tartışmalar başladı. Oturuma ara verildi, ancak Zorlu Töre Meclis'i resmi olarak kapatmadı.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türkiye ziyaretine gitmek üzere ülkeden ayrıldı ve Meclis Başkanlığı vekaleti Töre'ye geçti. Töre'ye vekaleten görev yapan CTP'li Fazilet Özdenefe, CTP'nin kararı doğrultusunda Meclis oturumunu açmama kararı aldı ve parti erken seçim çağrısında bulundu.

Tatar ziyaretini iptal ederek akşam saatlerinde yurda döndü. Cumhurbaşkanlığı'nda gerçekleşen zirvede Tatar, Başbakan Ünal Üstel ve Meclis Başkanı Zorlu Töre ile yaşan krizi görüştü. Toplantı sonrası Başbakan Ünal Üstel, UBP Grubu'yla Meclis'te kısa bir toplantı yaptı. Toplantının ardından Meclis Başkanlığı seçimin yapılmayacağı açıklandı.