Tatar, iki devletli çözüm için halktan destek istedi

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, bağımsız aday olduğu Cumhurbaşkanlığı seçimini, Türkiye Cumhuriyeti’nin tam destek verdiği ve bugüne kadar gündeme getirip, başarıyla yürüttüğü iki devletli siyasetin devamı için kazanma kararlılığında olduğunu vurguladı. 

Cumhurbaşkanı Tatar, görevde olduğu 4,5 yıldır iki devletli siyaset ve Türkiye Cumhuriyeti’nin uluslararası alandaki desteği sayesinde KKTC’nin görünürlüğünün arttığına işaret ederek, KKTC ve Kıbrıs Türk halkının dünyada hak ettiği yeri alması için çalışmaya devam edeceklerini söyledi. 

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türk Ajansı Kıbrıs’a (TAK) değerlendirmelerde bulundu ve TAK muhabirinin sorularını cevapladı. 

Tatar, bağımsız aday olduğu cumhurbaşkanlığı seçimini kazanma kararlılığında olduğunu ve bu yönde çalıştığını ifade ederek, anketlerde birinci çıktığını ve diğer tartışmalara bakmadan kararlılıkla çalıştığını belirtti. 

Seçildiği günden bugüne kadar gündeme getirdiği ve başarıyla yürüttüğü iki devlet siyasetinin, KKTC’nin uluslararası alanda görünürlüğünü artırdığını vurgulayan Tatar, KKTC’nin  TDT’de gözlemci üyelik statüsü kazandığı ifade etti. Cumhurbaşkanı Tatar,  “Uluslararası alanda iki devletli siyaseti gündeme getiren ve başarıyla yürüten bir kişi olarak bu siyasetin devamı için Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanma kararlılığındayım” dedi. 

''SORUNLAR AYRIM YAPILARAK DEĞİL, TOPLUMSAL UZLAŞI İLE AŞILACAK''

Ülkede son günlerde “Türkiyeli Kıbrıslı” gibi tartışmalar olduğuna dikkat çeken Tatar, Kıbrıs Türk halkının mücadele yıllarından beri sıkıntıları birlik beraberlik ile aştığını, uzlaşma kültürünün ruhunda olduğunu, sorunların ayrım yapılarak değil, toplumsal uzlaşı ile aşılacağını kaydetti.

“Türkiyeli Kıbrıslı gibi bir tartışma olamaz, bu bana göre çok rahatsız edicidir” diyen Tatar, ülkede birlik beraberlik yapısının güçlendirilmesi gerektiğini, ayrımın, hoşgörü kültürüne yakışmadığını, bu yoldan dönülmesi gerektiğini söyledi. 

''TDT İLE İLİŞKİLERİMİZİN ZARAR GÖRMESİ İÇİN ATILAN ADIM…''

TDT üyesi bazı ülkelerin, AB ve Güney Kıbrıs ile yakınlaşmalarının, KKTC’nin TDT’de gözlemci üye olması ile başladığını ifade eden Tatar, Fransa, Brüksel merkezli girişimlerin, KKTC’nin konumunu tartışmaya açmak, TDT ile ilişkilerinin zarar görmesi için atılan adım olduğunu kaydetti. 

TDT üyesi ülkelere baskılar yapıldığını, o ülkeleri de anladığını çünkü ekonomik olarak ihtiyaçların olduğunu belirten Tatar, KKTC Cumhurbaşkanı olarak bu kardeş ülkelerden talebinin; KKTC ile de aynı şekilde ilişkilerini geliştirmeleri olduğunu söyledi. 

“KKTC İLE DE İLİŞKİLERİ GELİŞTİRİN”

Kardeş devletlerin, iki devlet esası üzerinden bu kararlarını gözden geçirmelerini de isteyen Tatar, “KKTC ile de ilişkileri geliştirin. Güney Kıbrıs tanınan bir ülke, AB üzerinden bu ilişkilerin kurulması çok da şaşırtıcı değil, ancak sıra kardeş devletlerin KKTC ile de ikili ilişkilerin boyutunu artırmakta” dedi. 

TDT üyesi ülkeler konusunda acımasız eleştiriler yapıldığını ve bunun yanlış olduğunu işaret eden Tatar, ''Meseleye olumlu ve yapıcı bakıyorum. AB kendilerine yanaştı ve onlar da menfaatlerine uygun, ekonomileri için olumlu adımlar attı. Ancak iki devletli siyaset çerçevesinde KKTC ile de benzer yaklaşımlar olumlu olur'' diye konuştu. 

İki devletli siyaseti Türkiye Cumhuriyeti’nin desteğiyle en üst düzeyde gündeme taşıdıklarını, BM’de Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın KKTC’nin tanınması çağrısı yaptığını anımsatan Cumhurbaşkanı Tatar, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile bir araya geldiğini, TDT’nin gözlemci üyesi olduğunu ifade etti. Tatar, Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanarak iki devletli siyaseti sürdürmeye devam edeceğini kaydetti. 

Birçok kazanım elde ettiklerine ve KKTC’nin devlet olarak geliştiğine işaret eden Tatar, iki devletli siyasete halktan destek istedi. 

TÜRK DEVLETLERİNİN AB İLE ANLAŞMASI

Türkiye'nin büyük önem verdiği Türk Devletleri Teşkilatı'nın (TDT) üç önemli üyesinin, Kıbrıs’ta Rum kesimi ile diplomatik ilişki tesis edip büyükelçi ataması, Kıbrıs politikasını etkileyecek önemli bir adım olarak tartışma yarattı.

Kazakistan, Türkmenistan ve Özbekistan, Avrupa Birliği (AB) ile 4 Nisan'da gerçekleştirdikleri zirvede, yalnızca Türkiye'nin tanıdığı "Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti"nin kurulmasını kınayan ve devletlere tanımama çağrısı yapan BM Güvenlik Konseyi'nin 541 ve 550 sayılı kararlarına da bağlı kalacaklarını açıkladı.

Kırgızistan ve Tacikistan da 541 ve 550 sayılı kararlara bağlılıklarını bildirip KKTC ilanını ''uluslararası hukuka aykırı ayrılıkçı bir eylem'' olarak niteledi.