Tatar'dan uluslararası topluma çağrı: Kıbrıs Türk halkının sesini duyun! İnsanlık dışı izolasyonu sona erdirin

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Antalya'nın Belek Turizm Bölgesi'ndeki NEST Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen Antalya Diplomasi Forumu kapsamında Patara Salonu’nda düzenlenen Yusuf Erim moderatörlüğündeki programa konuşmacı olarak katıldı.

Geçtiğimiz ay Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri himayesinde Cenevre’de düzenlenen gayriresmî Kıbrıs toplantısına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Tatar, adada iş birliği kültürünü yaratmak üzere yeni adımlar atabilmek için Rum lider ile görüşmelerde bulunduğunu belirterek, “Kıbrıs Adası’nın geleceği için karşılıklı yarar sağlayacak konularda diyaloga ve iş birliğine her zaman açığım” dedi.  

Cumhurbaşkanı Tatar, bir soru üzerine Kazakistan ve Türkmenistan'ın Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ne (GKRY) büyükelçilikler açmasını değerlendirerek, "Her ülke kendi istekleri doğrultusunda başka bir ülke ile elbette böyle ilişkiler kurabilir." dedi.

"TÜRK DÜNYASINDAKİ DEVLETLERLE İLİŞKİLERİMİZİ GELİŞTİRİYORUZ"

Türkiye ve Azerbaycan'ın KKTC'yi çeşitli alanlarda desteklediklerini söyleyen Tatar, "Parçası olduğumuz Türk dünyasındaki devletlerle ilişkilerimizi güçlendiriyoruz. Sadece Türkiye ve Azerbaycan ile değil diğer Türk devletleri ile de ilişkilerimizi geliştiriyoruz. Sonuçta farklı lehçeler ile de konuşsak dilimiz onlar ile aynı. Aynı kültürün mensuplarıyız. Tüm bunlar ilişkilerimizi geliştirmemiz için birer etken." ifadelerini kullandı.

Tatar, 1960 yılında kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti'nde Türklerin kurucu ortak olduklarını hatırlatarak, Ada'daki karmaşa ve sorunun başlangıcının ENOSİS adı verilen Kıbrıs'ın Yunanistan'a bağlanmak istemesi süreciyle başladığını söyledi.

"EN GERÇEKÇİ ÇÖZÜM İKİ DEVLETLİ..."

Kıbrıs'ta 1974'ten bu yana iki devlet, farklı inanç ve dillerde iki millet olduğuna dikkati çeken Tatar, "Zamanı geriye döndüremezsiniz. Kıbrıs'ta en gerçekçi çözüm iki devletin egemen eşitliğine ve uluslararası statüsüne dayalı çözümdür." dedi.

Tatar, Birleşmiş Milletler (BM) ve diğer kuruluşların Filistin ve diğer benzer durumlar için iki ayrı devlet çözümünü savunduğunu ancak Kıbrıs söz konusu olunca birleşmeyi savunduklarına vurgu yaptı.

Avrupa Birliği'nin (AB), Kıbrıs'ta birleşme ve Türk askerinin adadan çekilmesini istediğini kaydeden Tatar, "Türkiye'nin Kıbrıs'tan çekilmesini asla kabul etmeyeceğiz. Bu bizim için bir norm niteliğindedir." diye konuştu.

Tatar, Kıbrıslı Türklerin 2004'te yapılan referandumda çözümden yana oy kullandığını ancak buna rağmen KKTC'ye yönelik haksız ambargo ve izolasyonların devam ettiğini ifade etti.

"İZOLASYON İNSAN HAKLARINA DAİR BİR MESELE"

Kıbrıs Türk halkının izole edilmesinin siyasi değil, insan haklarına dair bir mesele olduğunu yineleyen Tatar, “Halkımızın kendi bayrağı altında spor müsabakalarına katılabilmesi, doğrudan uçuşların yapılabilmesi en temel hakkıdır” dedi.

Kıbrıs Rum tarafının adanın yönetimi ve kaynaklarını Kıbrıs Türk halkı ile eşit bir şekilde paylaşma konusunda hiçbir arzusunun olmadığını defalarda gözlemlediklerini belirten Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk halkının kendi hatası olmaksızın izolasyonlara maruz bırakılmaya devam ettiğini kaydetti.  

BM'den bir an önce bu ambargo ve kısıtlamaların kaldırılmasını isteyen Tatar, "GKRY, Ada'nın tek sahibi değil, KKTC de var. Bu bir gerçektir. Türkler, Kıbrıs'ın geçmişte olduğu gibi bugün de asli unsurudur." ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Tatar, forumda uluslararası topluma da çağrıda bulunarak, "Kıbrıs Türk halkının sesini duyun! Bu adaletsizliği ve insanlık dışı izolasyonu sona erdirin! Haklarımızı geri verin!” şeklinde konuştu.