Çeler: Kanımız dondu... "Çocuk istismarcısı" bir ada yarısı

Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Zeki Çeler, Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği’nin (KTTB) geçtiğimiz günlerde “2023 yılında 68 kız ve erkek çocuğu ‘anne-baba’ oldu” şeklindeki bilimsel verilerle açıkladığı skandal gerçeklere dikkat çekti, bunun bir insanlık suçu olduğunu söyleyerek yetkililere seslendi.

ÇELER: KAN DONDURAN SKANDAL KAMUOYUNDA YETERİNCE TARTIŞILMADI!

Yazılı açıklama yapan Çeler, Tabipler Birliği’nin çocuk yaştaki ebeveynlerle ilgili açıkladığı korkunç verilerin, bu ülkedeki herkesin ortak utancı olduğunu vurguladı, okuyan herkesin kanını donduran bu skandalın da kamuoyunda yeterince konuşulup tartışılmadığına inandığını söyledi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik eski Bakanı olarak, çok kısa bir dönemde bu mevkide bulunmasına rağmen, bugün hala konuşulan işler yaptıklarına işaret eden Çeler, “Eğer bu süre boyunca hükümette ve o Bakanlıkta olsaydık, veriler asla bu şekilde olmayacaktı. Bunu önce bir insan sonra da sorumlu bir siyasetçi olarak samimi şekilde ifade etmek istiyorum.” dedi.

“ÇOCUKLARIMIZA SAHİP ÇIKAMIYORUZ, ONLARA BUNU YAPANLARA YETERLİ CEZALAR VEREMİYORUZ”

Hem Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nı hem ona bağlı Sosyal Hizmetler gibi kurumları hem hükümetin her kademesini hem de polisi ve sivil toplum örgütleriyle tüm yurttaşları ilgilendiren bu durumun bir toplumsal çürümenin göstergesi olduğuna işaret eden Çeler, bu verilerle Kıbrıs’ın kuzeyinin “çocuk istismarcısı bir ada” imajı verdiğine vurgu yaptı.

Çeler, “Biz çocuklarımızı koruyamıyoruz demektir. Çocuklarımıza sahip çıkamıyoruz, takip edemiyoruz, denetleyemiyoruz, onlara bunları yapanlara yeterli cezalar veremiyoruz, eğitim politikamız doğru değil demektir. Bunun gibi daha birçok eksiğimizi ve acı gerçeği yüzümüze vuran bu verilerle ilgili derhal gerekli adımlar atılmalıdır” dedi.

“BU İSTİSMAR VE UTANÇTAN KURTULMAK İÇİN TÜM BİRİMLER HAREKETE GEÇMELİ”

Herkesin kendine bir utanç payı çıkararak kolektif olarak harekete geçilmesi gerektiğini kaydeden Çeler, “Bir organizasyonla bu verilerde yer alan ve “anne-baba” olan çocukların -ki bu cümleyi kurmaya bile utanıyorum- kimler olduğu tek tek bulunup görüşmeler sağlanmalı, hikayeler dinlenmeli ve rehabilite ile yasal tüm adımlar atılmalıdır” dedi.

Çeler, “Çocukların okul sıralarında olacağı, parklarda oynayacağı, teknolojik gelişimlerle harmanlanıp büyüyeceği bir çağda ‘anne-baba’ olmaları demek, Kıbrıs’ın kuzeyinin bir Orta Doğu zihniyetine doğru hızla sürüklenmesi demektir. Buna derhal dur demek, ne pahasına olursa olsun bu istismar ve utançtan kurtulmak için tüm birimler harekete geçmelidir. Geleceğimiz, birilerinin sapkın zihniyetine kurban edilemez. Bu bir insanlık suçudur” ifadelerini kullandı.