Sendika: Hükümet eğitimi siyasete heba etti

Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS), Gazimağusa’daki Çanakkale Ortaokulu ile Namık Kemal Lisesi’ni ziyaret ederek, bu okullardaki öğretmen ve alt yapı eksiklikleriyle ilgili açıklama yaptı.

Sendika, eğitimin “kurultaya ve siyasete heba edildiğini” ileri sürerek bin 400 dersin öğretmeninin eksik olduğunu, bu yükün mevcut öğretmenlerin üzerine yıkılmak istendiğini savundu.

KTOEÖS Başkanı Selma Eylem Çanakkale Ortaokulu’nda yaptığı basın açıklamasında, bugün bir kez daha "Milli Eğitim Bakanlığı ve hükümetin kamusal eğitimi gözden çıkardığını, umursamadığını" gözler önüne serdiklerini söyledi.

Eylem, Çanakkale Ortaokulu’nda sınıflardaki öğrenci sayısının 40’ı aştığını, 8 öğretmen, 1 muavin, 1 sekreter ve 2 hademe eksiği bulunduğunu vurguladı.

EYLEM: KADRO EKSİĞİNDEN OKULLARI AÇMAYAN HÜKÜMET, EKSİKLERİ TAMAMLAMADI

Bakanlar Kurulu’nun öğretmen kadroları tamamlanamadığı gerekçesiyle okulların açılmasını bir hafta ertelediğini hatırlatan Eylem, üçüncü hafta başlamasına rağmen eksik kadroların hala tamamlanmadığını, binlerce saat dersin boş geçtiği bir dönemin yaşandığını kaydetti. Eylem “Eğitim, kurultaya, siyasete heba edildi.” dedi.

Hükümetin eğitimi siyasete teslim etmiş durumda olduğunu savunan Eylem, eğitime vereceği bir şey kalmadığı gerekçesiyle Milli Eğitim Bakanı’nı istifaya davet ederek, Namık Kemal Lisesi’nde de eksik kadrolar bulunduğunu ve buradaki konteyner sayısının otuza çıktığını, bu okulda da derslerin boş geçtiğini söyledi.

KTOEÖS Genel Sekreteri Tahir Gökçebel de, Milli Eğitim Bakanı’nın öğretmenin ders verme, öğrencinin de eğitim hakkını çaldığını savunarak, eğitimdeki sorunları görmezden geldiğini söyledi.

"Okuldaki sorunlar gittikçe büyürken, genelgeyle çözmeye zorlanıyor. Bu tahammül edilemez.” diyen Gökçebel, Milli Eğitim Bakanı’nın okulların geç açılmasıyla ilgili “Mesele kurultay değil, öğretmen eksiği vardır.” açıklaması yaptığını anımsattı.

Gökçebel, bin 400 saatin üzerinde dersin eksik olduğunu, bunların mevcut öğretmenlere bölüştürülmek istendiğini savundu ve bunun kaldırılacak bir yük olmadığını kaydetti.