"Yasa ilk önce para kazanmayı değil, yatırımcıya güven vermeyi amaçlamalı"

Safa Grup Yönetim Kurulu Başkanı Ali Özmen Safa, "Taşınmaz Mal Edinme ve Uzun Vadeli Kiralama (Yabancılar) (Değişiklik) Yasası"nın amaca yönelik hazırlanmadığını ve son değişikliğin de güven yaratmayacağı değerlendirmesini yaptı.

Ada Tv’de Cüneyt Oruç’un sorularını yanıtlayan Safa, yasada yapılan son değişiklikler üzerine görüşlerini dile getirdi.

Yabancıların mal edinme ve uzun vadeli kiralama şartlarında yeniden düzenlemeye giden hükümet, Resmi Gazete'de yayımlanan değişiklikle yabancıların sahip olduğu fazla mülkleri 2 yıl içerisinde satma zorunluluğunu kaldırdı, yüzde 49 hisse ile sınırsız alımın önünü açtı.

Ali Özmen Safa, yasayla ilgili çalışmaların, 2008 yılındaki krizde kendi uyarı ve önerileri üzerinden yola çıkılarak yapılan değişiklikler olduğunu belirtti.

Yine o dönemde “Dünya tekrar aynı olmayacak” dediğini de hatırlatan Safa, sorunlara değil çareye odaklanmak gerektiğinin altını çizdi.

Safa, bu konudaki en büyük hatanın amaca uygun hareket edilmemesinden kaynaklandığını, yapılan yasaların amaca ulaşıp ulaşmayacağı sorusunun sorulmadığını, ayrıca çıkarılan yasaların yabancı yatırımcıyı korkuttuğunu da vurguladı.

"YATIRIMCI GÜVENCE ARIYOR"

“Yabancının güvenini sağlayacak olan; devletin yasalarının devamlılığı, parasının güvencede olmasıdır, İlk aradığı şey güvencedir” diyen Ali Özmen Safa, “Altın yumurtlayan tavuğu kestiler’ demiştik, öyle de oldu.” diye konuştu.

Safa, devletin yasa yaparken para kazanma amacı güttüğünü, oysa ilk amacın "sektörü güçlendirmek" olması gerektiğini; bunun yanında eğitim ve turizmden sonra inşaat sektörünün 3’üncü büyük sektör olduğunu da vurguladı.

Yasada son yapılan ve "geri adım atmak" şeklinde nitelendirilen değişikliğin işe yarayıp yaramayacağı sorusu üzerine Ali Özmen Safa, “Geri adım niçin atıldı? Demek ki bir önceki yapılanlar amaca uymadı. Amaç sektörü güçlendirmek değil, para kazanmak.” değerlendirmesini yaptı.

Yasanın mayıs ayında yayımlandığı şekliyle, yabancıların, KKTC ortaklı olsa bile sınırsız arazi alımının önüne geçilmiş, ayrıca yabancılara kayıtsız halde ellerinde bulunan fazla arazi ve mülkleri ise 2 yıl içerisinde satma zorunluluğu getirilmişti.

Safa, sektörü güçlendirmek yerine sürekli yasaların değiştirildiğini, bu şekilde güven kazanılamayacağını da belirterek, bu yasaların Türkiye Cumhuriyeti yatırımcılarıyla yabancı yatırımcıları ikiye ayırdığına dikkat çekti.

Ali Özmen Safa; devletin yasaları yaparken ilgili kişi, kurum ve kuruluşlara da danışması gerektiğini belirterek, yasaların amaca yönelik hedeflerle hazırlanması gerektiğini ifade etti. 

“MÜTEAHHİTLER DE HATALI”

Bu safhada sadece devlete kusur bulmanın doğru olmadığını, inşaat müteahhitlerinin de kabahatli olduğunu söyleyen Safa, arz ve talep kontrol edilmediği için "bir mezarlığa dönüştüğünü" belirttiği yapılaşmanın, öngörü ve alınacak önlemlerle engellenmesi gerektiğini de ifade etti.

“PASTA KÜÇÜLÜYOR”

Ali Özmen Safa, 2025 ekonomisi üzerine öngörülerini de şu şekilde açıkladı:

“Devletin bütçesinin yüzde 85’i maaşlara gidiyor. Bütçenin artması için yatırım yapılmıyor. Pasta küçülüyor. Pasta gelir demektir. İnşaat sektörü para kaybetti. Nüfus yükseliyor, asgari ücret yükseliyor… Tüm bunlar pastanın büyümeyeceğinin göstergesidir. Dıştan gelen döviz yok. Halktan daha fazla vergi istenecek ve fakirleşeceğiz.“

Sektörleri korumak için önlemlerin alınması gerektiğini kaydeden Safa, yürütülebilir bir stratejinin oluşturulması ve gelir arttırıcı üretim planları yapılması önerisinde bulundu.

“KIBRIS'TA 2025’TE LEHİMİZE BİR ANLAŞMA BEKLİYORUM”

Kıbrıs konusuna ilişkin de değerlendirmede bulunan Safa, bölgedeki son gelişmelere bakıldığında, Türkiye‘nin etkili bir aktör konumuna geldiğini ve bu konumun etkisiyle lehimize bir anlaşma olacağı görüşünü aktardı.

Ali Özmen Safa, Türkiye’nin yanında olmasının, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni de olumlu şekilde etkileyeceğini sözlerine ekledi.